Page 12 - G

Basic HTML Version

MAKALE
Kenan GÜLER
Yetkilendirilmiş
Gümrük Müşaviri
Fikri ve sınai mülkiyet hakları, yeni bulunmuş
ürünlerin orijinallerinin piyasaya sunulmasında
önemli bir araç olmakla birlikte, bir anlamda
hak sahiplerine kendi ürünlerinde yasal bir
tekel yaratma imkânı sağladığı için bu hakların
kötüye kullanılması da mümkündür. Ancak, bu
hakları kullanarak kar maksimizasyonu güden
hak sahiplerinin, hakların korunması amacıyla
kamu hukukunu ve idarelerini kullanmakta
olduğu da gözden uzak tutulmamalıdır. Kamu
hukuku ve idarelerinin de özel hukuk kişilerine
karşı tarafsız ve adil olması esastır.
Kanımızca Türkiye’de fikri ve sınai hakların korun-
ması hakkındaki gümrük mevzuatının birtakım
uluslararası mevzuat hükümlerini yeterli açık-
lıkla düzenlememiş olması ve bazı hükümlerini
de içermemesi, uygulamada “paralel ithalat”
veya “gri ithalat” olarak adlandırılan gerçek ori-
jinal eşyanın yasal ticaretini yapan bazı firma-
ların haksız yere engellerle ve buna bağlı ola-
rak fazladan maliyetlerle karşılaşmasına neden
olmakta ve tüketicilerin de söz konusu haklarla
ilgili ürünlere daha düşük fiyatlarla ulaşmasını
engellemektedir.
Aşağıda paralel ithalatın ne olduğu açıklanmış
ve fikri ve sınai hakların korunmasına dair Türk
Gümrük mevzuatının paralel ithalat karşısındaki
durumu uluslararası mevzuatla karşılaştırmalı
olarak ele alınmış, görülen aksaklıklar ve nok-
sanlıklar irdelenerek çözüm önerilerinde bulu-
nulmuştur.
TÜRK GÜMRÜK SİSTEMİNDE
FİKRİ VE SINAİ MÜLKİYET HAKLARI
KORUNURKEN PARALEL İTHALATIN
KARŞILAŞTIĞI ENGELLER
GÜMRÜK MÜŞAVİRİ |
46
10