Basic HTML Version
Yaptığım her işte, temsil ettiğim her
makamda 100 metreci değil, maratoncu
oldum. Maraton koşmak çok yorucu ve
sabır isteyen bir iştir. Bu nedenle çalışma-
ların zaman içinde anlaşılır. Yönetiminiz-
deki kişiler üzerinde saygın bir otoriteye
sahip olmalısınız, ekip çalışmasını önem-
semelisiniz, başarıları takdir etmelisiniz.
Her zaman uzlaşmacı olmalı ve sorunların
çözümünde hiyerarşik yapıyı kullanmalı-
sınız. Her şeyden önemlisi makamın geçici
vekili olduğunuzu asla aklınızdan çıkar-
mamalı, makam sarhoşu olmamalısınız.
Zaten bunlara dikkat ettiğinizde
Makam-
ların Vazgeçilmez Vekilleri
olursunuz.
Benim yönetim anlayışımın temelinde hep
bu düstur yer aldığı için insan ilişkilerini,
hiyerarşik yapıları, uzlaşmayı çok önem-
semişimdir, önemseyenlerle de çalışmayı
tercih etmişimdir.”
Bu kadar çok dalda
çalışmak, üstelik üst
düzey yönetimlerde
bulunmak sizin için
zor olmuyor mu?
İşlerinize
gerekli
zamanı ayırabiliyor
musunuz?
Aslına bakarsanız olması gereken bu.
Yani çok yönlü olmalısınız ve bir çok sos-
yal çevrede faaliyetlerde bulunmalısı-
nız.
Batıda, Avrupada çoğu insan en az
2 STK’ya üyedir.
Bizlere hep tek düze
hayatlar dayatılmış. ‘Çok değil bir iş yap
ve adam gibi yap’ gibi telkinlerle yetişti-
rilmiş bir toplumuz. Tek düze yaşam tek
düze üretim, tek düze düşünmeye neden
olur. Bu da insanı kısıtlar.
İki binli yıllara girişimizle Sanayi Top-
lumundan Bilgi Toplumuna geçiş yap-
tık. Sanayi Toplumunda emek yoğunluğu
olduğu için bilgiye sahip olmak hem zor
hem de ciddi bir ekonomik güç gerektiri-
yordu. Günümüzdeki Bilgi Toplumunda
bilgiye ulaşmak zor değil hatta çok kolay
ama bir farkla:
Bilgi kaynakları ne kadar
çok olsa da bilgiyi kullanabilme, sorun-
ları çözme, iletişim, güvenilir olmak,
vizyon oluşturma ve sürdürülebilir-
lik için bilmekten ötesine sahip olmak
gerekiyor.
Spor ve müzikten çok hoşlanıyor, hobi ola-
rak uğraşıyordum. Onların bana getirdiği
çevreler zaman içinde dernek, vakıf, fede-
rasyon gibi yapılarda görev almamı sağ-
ladı.
Daha doğrusu teklifler geldi. Her
işe seçimle geldim. Genel kurul tevec-
cühü ile geldim.
Her bulunduğum sosyal
çevrede her gün bir şey öğrendim, kendimi
geliştirdim, geliştirmeye devam etmekte-
yim ve iletişim ağımı genişlettim. İşte bu
bilgi, deneyim, birikim ve çevre zengin-
liği hem özel hayatımda, hem iş hayatımda
hem de dernek faaliyetlerimde bana engel
değil tam tersine büyük bir fırsat oldu,
kapıların açılmasını sağladı. Tabi burada
dikkat edilmesi gereken en önemli husus;
planlı ve programlı çalışmak.
Zamanı iyi
kullanmak.
39 Senedir Gümrüğün içindeyim. Bir gün
bile ben bu işi biliyorum demedim, diye-
medim. Çünkü karşımda yaşayan bir mev-
zuat var. Şimdi burada sizinle konuşurken
bile Ankara’da yeni bir mevzuat hayata
geçmiş olabilir. Bu kadar dinamik, değiş-
ken bir iş yaparken, tek düze bir man-
tık ve çevre ile başarılı olmanız mümkün
değil. Siz de sürekli değişmeli, gelişmeli
ve öğrenmelisiniz. İşte benim yaptığımda
bu. Kendim için ve temsil ettiğim kurum-
lar için BİLGİ, İNSAN, DOST, ÇEVRE BİRİK-
TİRİYORUM.
BENİM İÇİN İGMD BAŞKAN-
LIĞI EN ONURLUSUDUR.
1966-1986 yılları arasında 20 yıl voleybol hayatını sürdürmüş olup, bu sürenin 11 yılı
BJK Voleybol Takımı’nda Sporcu ve Takım Kaptanı olarak geçmiştir. Halen BJK Divan
Kurulu Üyesi olarak BJK hizmet vermeye devam etmektedir.
GÜMRÜK MÜŞAVİRİ |
46
23